2009 dak Okan Bayulgen Programı ile ilgili Medya da çıkan bir başka haberimiz
Google da gezerken şans eseri gördüm bu haberi. Daha önce bu siteyi görmemiştim , arşivlerimizde bulunması amacıyla eklemek istedim.
Konunun bizde önemli bir anısı vardır :(
Bu Kez Kime Yüklendi
27 Ocak 2009 / 16:27
Bayülgen 'Disko Kralı'nı, Uludağ'da kayak yaparken kaybolan ve yaşamını yitiren Ümit Özden'e ayırdı. İşte ayrıntılar...
Okan Bayülgen, 'Disko Kralı' programının son bölümünü, geçen hafta Uludağ'da arkadaşlarıyla kayak yaparken kaybolan ve sağ bulunmasına karşılık kurtarılamayarak yaşamını yitiren 21 yaşındaki Ümit Özgen ile ilgili olaya ayırdı.
Bayülgen, "Öğlen 12'de kaybolup gece 24'te ancak bulunabildi. Otellere 5-10 daikka mesafedeydi. İnsanı sinir eden bir olay. Ben babasıyla program yaptım. Hakikaten ağlamaktan bir hal oldular. İnsan inanamıyor, o kadar saçma sapan bir şey ki! Sis var mıydı, yok muydu, kim doğru davrandı, kim davranamadı? Bir sürü hatalar zinciri. O kadar herkesin başına gelebilecek bir olay ve gençleri çok yakından ilgilendiren bir olay" diye konuştu.
www.kartutkusu.com internet platformunda birleşen kar sporu yapan gençler de programa konuk oldular. Emrah isimli genç yaşanan olayla ilgili çarpıcı bir açıklama yaparak son derece basit bir önlemin alınmasıyla Ümit'in şu anda yaşıyor olabileceğine vurgu yaptı ve şöyle konuştu:
GSM FİRMASI 'BURCUM NE?' SORUSUNA YANIT BULUYOR AMA 'NEREDEYİM?' NİYE BULAMIYOR?
"20 yaşında bir genç arkadaşımızı kayak sporu yaparken kaybettik. Kaybetmemizin nedeni sorumsuzluklar zincirinden dolayı oldu. Burada telefon şirketi de kayak merkezi de sorumlu. Uludağ'a yükleniliyor ama oraya özel bir durum değil. Her kayak merkezinde yaşanabilir. Uludağ'da bu olayın yaşanmasında saat 4'te sis varmış. Arkadaşlarımla konuştum. Orası öyle bir mekan ki aşağı iniyorum sanıyorsunuz ama sağa doğru gidiyorsunuz. Farkında olmadan pistten çıkıp dağın yasak olan bölgesine geçme şansınız var. Çünkü orada bir tabela ya da bir önlem yok. Bir hatalar zinciri var. GSM firması şunu yapamaz mıydı, hani herşeyi yapıyorlar ya, 'benim burcum ne?', 'Şu anda saat kaç' vs şeklinde SMS gönderiyorlar ya bir mesaj gönderelim ve 'ben neredeyim?' bilgisini göndersinler."
GSM FİRMASININ REKLAMINDA OYNUYORUM AMA...
Kendisinin de bir GSM firmasının reklamlarında uzun yıllardır seslendirme yaptığını hatırlatan Okan Bayülgen, daha önce NTV'deki programında da konuyu gündeme getirmiş ve 'İsterlerse sözleşmemizi de iptal edebilirler' diyerek eleştirilerini yöneltmekten de geri durmamıştı.
Türkiye'deki tüm GSM firmalarını işaret ettiğini vurgulayan Okan Bayülgen, gençlere seslenerek şöyle konuştu:
"Operatörlerin en büyük hedefi sizsiniz gençler.Sizden daha iyi bir hedef kitle yok. Dolayısıyla bunu çeşitli şekillerde, özellikle rahatlıkla kullanabildiğiniz internet ortamında bunu bildirmeniz gerekiyor. hakikaten bu telefonun, bize çoğu zaman sıkıntı, veren çoğu zaman istemediğimiz dertler açan başımıza ama sevdiklerimizle iletişim kurmamızı sağlayan bu telefonun hayatımızı kurtarması lazım.
HAYATIMIZI KURTARMAYACAKSA NE İŞE YARAYACAK?
12 saat boyunca hayatımızı kurtaramıyorsa ama dünya genelinde söylüyorum, birilerinin birilerini öldürmesine neden oluyorsa o zaman saçma sapan bir durum var ortada demektir. Gençler bu sesi duyulmalı ve bütün telefon operatörleri bu ek hizmeti vermeli. Filancanın şarkısını indir, eğlenceye katıl falan... yıllarca ben de bunları seslendirdim ama şimdi bütün telefon operatörleri için söylüyorum, mutlaka bu hizmeti vermeli ve artık insanlar Ümit özgen olayında olduğu gibi kendisini kurtarmaya çalışmayı bırakmalı. Yoksa başka bizim dışımızdaki diğer ülkelerin vatandaşları gibi aptallaşırız. Bizim teknolojinin gelişmesiyle, nüfusun artmasıyla, toplumsal yaşamı düzenleyen kurallarla insanlığımız ya da Ümit Özgen olmamalı!
YASALAR İNSAN HAYATINDAN ÖTE Mİ?
Yasalara uyduğumuz için bu çocuk öldü diyenler, başka bir ülkede olsa eyvallah. Ancak Türkiye'de kuralların ihlal edilmesi gerekiyordu. Birileri kuralları ihlal edecekti, kahraman olacaktı. Birileri kahraman olup yeni kurallar yazılacaktı. Bugün nasıl telefon numaramız 7-8 haneli ise aynı şekilde kurallar da o kadar ayrıntılı hale geliyor ama birileri ölmeden de olabilir. Buna mutlaka önemli operatörler çare bulacaktır. Burada Uludağ, Palandöken, Sarıkamış vs. merkezlere karşı değiliz.
Haluk Özgen'in yaşadığı şey şaka gibi. Çocuk kayboluyor saat 12'de 'Aaa kayboldu, geri döner!'. Gittikçe elinden kaçıyor. Düşünsenize bir adamın 21 sene gözü gibi baktığı oğlu, saçma sapan bir şekilde elinden kayıp gidiyor.
MEDYA, REKLAM GELİRİ KESİLMESİN DİYE GÖREVİNİ YAPMADI!
Medya da üzerine düşen görevi yapmadı. Artı medyanın bunu neden yapmadığını da söyleyeyim, evet bu televizyondan yayınlanıyor ama benim en cesaretli olduğum zamanlar üniversiteli kardeşlerimle birlikte olduğum zamanlar oluyor. Belki aptalca bir şey, belki kendime zarar veriyorum ama bunun yapılmamasının nedeni, insanların korkmasıdır. Korkuyorlar. Reklamları kesilir diye korkuyorlar. Başlarına bir şey gelir, birileri sıkıştırır diye korkuyorlar. Çünkü birileri ölsün, birileri de çıksın 'Vallahi biz suçlu değiliz' desinler, basın açıklaması yapsınlar bir şeyler yapsınlar. Herkes kendini kurtarsın, maaşından filan olmasın. Bu kadar ossuruktan bir hayatı benim de kabul etmeme imkan yok. Yani böyle yaşamamak değil. Kahramanlık değil, bu normal olması gereken şeyler.
MEDYA OLAYI 'PANİK ATAK'A KADAR VARDIRDI!
Dolayısıyla medya üzerine gitmedi bu olayın ve şöyle yaptılar; Ümit Özgen'in panik atağı vardı, o yüzden öldüye kadar, bu kadar salakça bir şeye kadar gittiler. Halbuki babası ve ailesi, evet her yere çıkıp konuşmaya hazır değiller tabi, yas tutuyorlar. Ancak babası işin doğrusunu anlatıyor. Herkesin kendisini kurtarmaya çalıştığı bir yerde işin doğrusu bu değil. Bu çocuk bundan ölmedi. Bu çocuk bir dizi ihmal yüzünden öldü.
Özellikle operatörler açısından, yoğun İstanbul trafiğinde kalp krizi geçirebilirsin ya da beyin kanaması geçirebilirsin yanında kimse yokken. Yani bu hakikaten çok acı bir ölüm. Bu kadar cefa çektiğimiz bir ülkede bu kadar salakça ölünmemesi lazım."
'YAŞAMA ÜMİDİ'NE DESTEK VERİN!
NTV'de hafta içi 'Sade Vatandaş' programını yapan Bayülgen, geçen hafta olaydan hemen sonraki 2 programını da bu konuya ayırmış ve programa acılı baba Haluk Özgen'i de davet etmişti. Gözyaşları içinde konuşan baba, programa konuk olan oyuncu Emre Kınay ile birlikte bu konuya dikkatleri çekmek ve başka insanların aynı acıyı yaşamamaları amacıyla 'Yaşama Ümidi' isimli bir girişimde bulunacaklarını da açıklamıştı. Bayülgen, bu platforma gençlerin de destek vermesini istedi.
BU KADAR BASİT BİR ÖNLEM BİLE HAYAT KURTARIRDI!
www.kartutkusu.com internet platformundan gelen konuklar, dağda kayak sporu yapanlar için, siteye hayatta kalmak için 14 temel kuralı da ekleyerek insanları bilgilendirdiklerini ifade ettiler. Gruptan Emrah isimli genç, otellerin ağaçlara numara vermesi gibi son derece basit bir önlemin bile bir çok can kurtaracağına vurgu yaparak "Ümit Özgen, şunu görebilirdi, 'burada bir ağaç var üzerinde 135 yazıyor üstünde' dese bitti! Nerede olduğunu hemen bulacaklardı"
Televizyon Gazetesi
Bu Kez Kime Yüklendi | Post Medya
Alıntı
çok çok çok üzüldüm...
Bombadillo Nickli Üyeden Alıntı
